{
    "title": "Selülit Hastalığı",
    "image": "https://www.selulit.gen.tr/images/selulit-hastaligi.jpg",
    "date": "20.01.2024 14:05:02",
    "author": "Selen Karadeniz",
    "article": [
        {
            "article": "<b>Selülit hastalığı,</b> cildin altında bulunan yağ dokusunda oluşan hasar sonucunda, cilt yüzeyinin portakal kabuğu denilen görünümde olmasına denir. Bu estetik olarak hoş olmadığı gibi, sağlık açısından da sorun haline gelebilir. Cilt altındaki yağ dokusundaki sıkışma ve liflerin hasar görmesiyle cilt bu şekilde pütürlü hale gelir. Ciltte hem görsel olarak hem de temas edildiğinde sert ve pürüzlü yapısı ortaya çıkar. Bu sorun kadınları erkeklerden daha fazla etkiler. Toplumda her 10 kadının 9 tanesi farklı derecelerde selülit sorunu yaşar. Özellikle basen bölgesinde, kalça, dizler, bacaklar, bileklerde iç kısımlar selülit hastalığından etkilenir. Bunun oluşumunda hormonların etkisi olduğu kadar, genetik etkenler, alkol ve sigara, tuz tüketiminin fazlalığı, suyun az içilmesi, stres, doğum kontrol hapları, dolaşım sistemi sorunları, metabolizma hızı gibi etkenlerde etkili olur. Kadınlarda ergenlikte, gebelik ve menopozda hormon seviyeleri farklılaştığından, selülit hastalığı daha fazla görülür. Selülit hastalığı şiddetine göre sınıflandırılır.</div><div><br></div><div><b>Selülit hastalığı nasıl sınıflandırılır?</b></div><div><br></div><div>Selülit hastalığı özellikle üst bacaklarda kolayca fark edilecek değişimlere neden olur. Sanki cilt dokusu üzerinde tanecikli bir yapı gibi kendini gösterir. Bunların görünümü derecesine göre sınıflandırılmaktadır. Bunların ilk iki derecesi daha kolay tedavi edilebilir. Bunlardan sonraki selülitlerin tedavisi daha uzun sürer.</div><div><br></div><div><b>1. Derece selülit hastalığı:</b> Fazla belirgin olmasa da gözle fark edilebilen selülit oluşumudur. Cilt elle sıkıştırıldığında daha fazla belli olur. Bu kişilerin vücut yapısı sıkıdır ve deformasyon oranı azdır. Oldukça kolay tedavi edilebilir.</div><div><br></div><div><b>2. Derece selülit hastalığı:</b> bu selülitleri elle sıkıştırmasanız bile görebilirsiniz. Ebatları biraz daha büyük olan selülitler bacakların iç kısımlarında, kalçada, dizin üstünde deformasyona neden olur. Yatar vaziyette kendini fazla belli etmez. Erken müdahale edilirse, tedavisi de kolay olur.</div><div><br></div><div><b>3. Derece selülit hastalığı:</b> Selülitler bu aşamada büyümüş olurlar. Cilde dokunduğunuzda engebelerin olduğu fark edilebilir. Ayrıca dokunma sırasında ağrı hissedilir. Bacaklar ve kalça gevşek bir dokuya sahip olur, sarkmalar oluşur. Bu selülitlerde yatarken fark edilmeyecek durumda olabilir. Ancak tedavisi biraz daha uzun sürer.</div><div><br></div><div><b>4. Derece selülit hastalığı:</b> bu derecedeki selülitlerde cilt girintilerin daha fazladır. Çapları da büyümüştür. Bacaklarda pantolonun altından bile fark edilebilir. Cilt daha ağrılıdır ve elastikiyet önemli oranda azalmıştır. Hastalarda genellikle varis sorunu da bulunur. Yatarken bile fark edilecek yapısal bozukluk meydana gelmiştir. Bunların tedavisinde oldukça sabırlı olunması gerekir.</div><div><br></div><div><b>Selülit hastalığı nasıl tedavi edilir?</b></div><div><br></div><div>Hastalığın tedavisinde kişinin yaşı, kilosu, genetik yapısı, boyu gibi etkenler değerlendirmeye alınarak, var olan hastalıkları, kullandığı ilaçları göz önüne alınıp uygun bir tedavi belirlenir. Tedavide hedef selülit dokusunun çözünmesi, buradaki yağların enerjiye çevrilmesi, metabolizma hızının arttırılması ve yağ yakmanın sağlanmasıdır. Bu sayede cilt kendini toparlayacak, kas yapısı düzelecek, vücuttaki toksinler dışarıya atılacak ve dolaşım düzelecektir. Seanslar halinde uygulana tedavide ciltteki düzelme her aşamada kendini gösterir. Bu tedavide mezoterapi, lazer gibi uygulamalar kullanılır. Kişininde bu esnada günlük yaşamında bazı düzenlemeler yapması gerekir. Bunlar beslenme ve hareketlilik açısından uygulanan önlemlerdir.</div><div><br></div><div><b>Selülit hastalığı oluşumu nasıl engellenir?</b></div><div><ul><li>Beslenme düzeninde tek tip beslenmeden uzak durulmalıdır</li><li>Gün içinde bol su içilmeli, tuz azaltılmalıdır</li><li>Aç kalmadan, öğünler az ve sık yeme şeklinde düzenlenmelidir</li><li>Kalorisi düşük olan şok diyetler uygulanmamalıdır</li><li>Sabah kalkıldığında, akşam yatmadan önce limonlu ılık su içilmelidir.</li><li>Meşrubat, çay, kahve, kola içmek yerine, taze meyve suları, bitki çayları tercih edilmelidir.</li><li>Yemeklerin hızlı yenmemesine dikkat edilmeli, atıştırmalık yiyeceklerden uzak durulmalıdır</li><li>Her öğünden yarım saat önce su içilmelidir</li><li>Besinlerde sebze ve meyvelere, beyaz ete öncelik verilmelidir</li><li>Süt ve süt ürünlerinde light olanlara öncelik verilmelidir</li><li>Kepekli ekmek tüketilmelidir</li><li>Yiyecekler kızartma şeklinde değil, buğulama, haşlama, fırın, ızgara şeklinde hazırlanmalıdır</li><li>Her gün egzersizler ihmal edilmeden yapılmalıdır</li><li>Dolaşımı bozduğundan, sigara içilmemelidir</li><li>Hazır gıdalardan, şarküteri ürünlerinden tüketilmemelidir</li></ul></div><div>Selülit hastalığı herkeste farklı etkiler gösterebilir. Bunun tedavisi de zorlu bir süreçtir. Hastaların mutlaka sabırlı olması gerekir. Günlük yaşam tarzı değişimlerine dikkat edilmeli, tedaviden sonra da koruma amaçlı bunlara devam edilmelidir.</div>"
        }
    ]
}